Doğum

Normal doğum, bazı kadınlar için çok mutlu ve heyecan verici bir süreç iken, bazı kadınlar için ise endişe verici ve korkutucu bir süreçtir. Anne adayı, doğum gerçekleşmeden önce fiziksel ve psikolojik olarak bebek sahibi olmaya kendisini hazırlamalıdır. Daha önce anne olmuş dolayısıyla da doğum tecrübesi olan kadınlar bile şunu unutmamalıdır ki her doğum farklıdır ve her doğumun kendine özgü bir süreci bulunmaktadır.

Bu yazımızda, aklında normal doğum ile alakalı soru işaretleri olan anne adaylarına yardımcı olup normal doğum ile alakalı tüm detayları inceleyeceğiz.

Doğal doğum, isminden de anlaşılacağı gibi anne adayına dışarıdan ek bir müdahale yapmadan doğum işleminin doğal bir şekilde gerçekleşmesidir.  Kadın hastalıkları ve doğum uzmanları tarafından birincil tercih olarak doğal doğum tercih edilmekte fakat bunun için gerekli sağlık koşullarının sağlanması gerekmektedir. Doğal doğum için hem anne adayının hem de bebeğin sağlığının koşulları sağlaması gerekmektedir. Kadın hastalıkları ve doğum uzmanı, anne adayı için uygun olan doğum yöntemini tercih edecektir.

Doğal doğum aslında normal doğum olarak da bilinmektedir. Süreç kendi kendine başlamakta ve doğum gerçekleşmektedir. Tıbbi bir müdahale gerekir ise uygulanmaktadır. Bebek doğar doğmaz kordonu kesilmeden anne göğsü ile buluşmaktadır. Temasın sağlandığı ve belli bir süre annenin göğsünde kaldığı bir süreçtir. Annenin iç güdülerinin rehberliğinde hareket edilmekte ve anne adayı kedi doğumuna aktif olarak katılabilmektedir. Gereksiz herhangi bir müdahale uygulanmamaktadır.

Normal Doğum Nedir?

Normal doğum yöntemi birçok kadın için kulağa heyecan verici ve bir o kadar da doğal gelmektedir. Vajinal doğum olarak da adlandırılan normal doğumu kısaca, doğumun doğal şekli olarak açıklamak mümkündür. Normal doğumu bilimsel olarak, annenin kendiliğinden oluşan doğum ağrıları sayesinde vajinal yoldan yapılan doğum olarak tanımlamak doğru olacaktır.

Doğum doğal bir süreçtir. Her doğum aynı değildir. Doğumun nasıl sonuçlanacağı ve ne kadar süreceği baştan bilinemez.

Doğum belirtileri genellikle gebeliğin 38.-40.haftaları arasında başlar. 37. haftadan önce başlaması erkendir, 42.haftaya kadar başlamazsa daha fazla beklenmez ve gebe, doğum için hastaneye yatırılır. İlk kez doğum yapan kadınlarda doğum, ortalama 10-12 saat, multiparlarda (birden fazla doğum yapmış) ise 6-7 saat kadar sürmektedir.

sezaryen-sonrasi-normal-dogum

agrisiz-normal-dogum

Doğumun kendiliğinden başlaması ve mümkün olduğunda gebeye herhangi medikal bir işlemin uygulanmamasıdır. Fiziksel ve psikolojik anlamda destek sağlanmaktadır. Bebek, doğuma hazır olduğunda anneye sinyal göndermektedir ve böylelikle doğum başlamaktadır. Bu esnada salgılanmakta olan hormonlar rahim kasılmalarını düzenlenmektedir.

Doğum anında gereksiz müdahalelerden kaçınılması gerekmektedir. Aksi halde doğum zor bir hale dönüşebilmektedir. Burada nefes teknikleri büyük önem taşımaktadır. Düzgün nefes tekniklerinin uygulanması gerekmektedir. Aynı zamanda nefes teknikleri anne adayının zihnini meşgul etmektedir ve böylelikle doğum daha dolay bir şekilde geçmektedir. Fakat bu doğum yöntemi anne adayının ve bebeğin bu doğuma uygun olduğu belirlenir ise uygulanabilmektedir.

Normal Doğuma Kendimi Nasıl Hazırlarım?

Pek çok gebe tarafından merak edilen sorular arasında yer almaktadır. Öncelikle anne adayının gebelik ve doğum konusunda detaylı bir şekilde bilgi edinmesi gerekmektedir. Bu bilgileri öğrenirken ise kendini doğuma hazırlaması önerilmektedir. Endişeye kapılmaktan ve stresli durumlardan kesinlikle uzak durması önerilmektedir. Aynı zamanda mutlaka egzersiz yapılmalıdır. Egzersiz ile birlikte vücut daha güçlü bir hale gelmektedir.

Doğal doğum öncesinde hem fiziksel hem de psikolojik anlamda hazır hissetmek için gevşeme egzersizlerinin yapılması önerilmektedir. Bununla birlikte nefes kontrollerinin sağlanması ve doğru bir şekilde nefes egzersizlerinin yapılması gerekmektedir. Daha sonra ise doğumun kendiliğinden başlamasının beklenilmesi gerekmektedir. Sancılar başladığında ise yatılmamalıdır.

Kimler Normal Doğumu Kolay Yapar?

Gebelik süreci oldukça heyecanlı bir dönemdir. İlk günden itibaren bir bekleyiş başlamaktadır. Bebeğin sağlıklı olup olmadığı incelenmekte ve sonraki dönemde ise doğum ile ilgili sorular ön plana çıkmaktadır. Normal doğum ise pek çok kadın tarafından istenen bir doğum yöntemidir. Fakat bu yöntem ile doğumun gerçekleştirilebilmesi için uygun faktörlerin olması gerekmektedir. Bebek ile ilgili faktörler arasında bebeğin pozisyonu, bebeğin iriliği, bebeğin başının doğru açı ile leğen kemiğine girmesi yer almaktadır.

Anne ile ilgili faktörler arasında ise annenin kilosu, annenin sağlık sorunlarının olmaması, fit ve kaslarının güçlü olması, leğen kemiği açıklığının bebeğin başının çapı ile uyumlu olması gibi durumlar yer almaktadır. Eğer anne obez ise sezaryen yöntemine başvurulmaktadır.

Normal Doğum Yapmak İçin Ne Yapmak Gerekir?

Öncelikle bu durum anne adayından bağımsız bir şekilde kararlaştırılabilmektedir. Çünkü normal bir doğumun yapılabilmesi için annenin ve bebeğin sağlığının, pozisyonunun uygun olması gerekmektedir. Bundan dolayı gebelik sürecinde pek çok detaylı inceleme gerçekleştirilmektedir. Eğer bazı sorunlar ortaya çıkmış ise farklı doğum yöntemlerine başvurulabilmektedir. Fakat hem anne adayında hem de bebekte hiçbir sağlık problemi bulunmamakta ise ve bebeğin pozisyonu da uygun ise normal bir şekilde doğum gerçekleştirilebilmektedir.

Normal Doğum Evreleri Nelerdir?

Normal doğumun 3 evresi vardır ve bu 3 evre aşağıdaki gibidir:

  1. İlk Evre: Rahim ağzı, ağrılar ile açılmaya başlar ve tamamen açıldığında ve silinmesi tam olduğunda biter, en uzun evredir. Bu evrede yürüyüş yapmak, duş almak,rahatlatıcı nefes tekniklerini uygulamak rahatlatır.
  2. İkinci Evre: Rahim ağzı tamamen açıldığında başlar, bebeğin başının ve vücudunun doğumuyla tamamlanır. Bu evrede ağrılar iyice artmıştır ve ağrılarla birlikte annede ıkınma isteği oluşur. Yarım saat ile bir saat arasında sürer. Bu sürenin uzamaması bebeğin sağlığı açısından önemlidir.
  3. Üçüncü Evre: Plasentanın doğumudur. Yarım saat kadar sürer. Sonrasında vulva-vajen-rahim ağzı kontrol edilir ve gerekli ise dikiş atılır.

Normal Doğum Belirtileri Nelerdir?

Normal doğum, 3 şekilde başlayabilir. Bunlar aşağıdaki gibidir:

  1. Nişan (kanlı akıntı) gelmesi: Rahim ağzında mukustan bir tıkaç vardır. Ağrıların başlamasıyla birlikte bebeğin aşağı inmesi ile bu tıkaç bir miktar kanla birlikte atılır ve anne tuvalete gittiğinde ya da iç çamaşırında hafif pembemsi ya da kahverengimsi bir leke görür. Bu lekeye nişan denir.
  2. Düzenli Kasılmalar: Gerçek doğum sancıları ve yalancı doğum sancıları arasındaki farkı anlamak için dinlenmek gerekir. Eğer sancılar, kasılmalar daha sık ve daha şiddetli olmaya başladıysa bu gerçek doğum sancısıdır.
  3. Suyun Gelmesi: Bebek, anne karnında amniyon sıvısı denen bir sıvı ile dolu kesenin içerisinde bulunur. Kesenin zarı sancılarla birlikte yırtıldığında amniyon sıvısı akar. Bu olay, suyun gelmesi olarak adlandırılır. Su geldiği zaman hastaneye gitmek gerekir.

Normal Doğumun Faydaları Nelerdir?

Normal doğumun faydalarını iki ana başlıkta incelemek mümkündür.

Normal Doğumun Anne için Faydaları:

  • Enfeksiyon, kanama gibi komplikasyonlar daha az görülür.
  • Ağrı şikayeti, sezaryen ile doğum yapan annelerden daha azdır.
  • Normal doğum sonrası hastanede kalış süresi daha azdır.
  • Kadınlarda öz güveni arttırır.

normal-dogum-nedir

normal-dogum-riskli-midir

Normal Doğumun Bebek için Faydaları:

  • Bebekler normal doğumda vajende dış ortam ile tanışmış olur ve bu durum bebeklerin bağışıklık sistemlerini güçlendirir. Ayrıca akciğerlerdeki sıvı daha kolay bir şekilde atılır ve solunum problemleri daha az görülür.
  • Normal doğum sonrasında anne ile bebek daha kısa sürede buluşur. Emzirme ve beslenme daha erken başlamış olur.

Normal Doğum Sonrası Vajinal Ağrı Olur mu?

Normal doğumda epizyotomi denilen planlı cerrahi kesi işlemi uygulandıysa ya da doğum esnasında birtakım yırtıklar oluşursa yaraların iyileşme süreci birkaç haftayı bulabilmektedir. Derin olmayan yaralar nispeten kısa sürede iyileşirken derin yaralar ise uzun sürede iyileşebilmektedir.

Geç Doğum (Miad Aşımı) Nedir?

Geç doğum, 42 hafta sonrasında gerçekleşen doğum olarak tanımlanmaktadır. Geç doğumun bir diğer adı ise miad aşımıdır.

Geç doğumlar birçok farklı sebeplere bağlı olarak oluşabilmektedir. En sık karşılaşılan nedeni ise aslında yanlış hesaplama yapılmış olmasıdır. Gebelik haftası hesaplaması yanlış yapıldığı için bu durum, geç doğum olarak algılanabilir ve hatta gereksiz müdahale bile yapılabilir. Bu durumun önüne geçmek için ise ultrason yardımıyla mümkündür.

Ultrasonografi sayesinde anne karnındaki bebeğin ölçümleri yapılır ve bu sayede geç doğum olup olmayacağı anlaşılmaktadır. Geç doğumun oluşturabileceği riskleri önlemek için düzenli olarak kadın hastalıkları ve doğum uzmanına muayene olmak önem arz etmektedir.

Prematüre Doğum Nedir?

Prematüre doğum, dünyada ve ülkemizde yaygın olmakla birlikte bebeğin, olması gereken zamandan önce doğması olarak tanımlanmaktadır. Gebelikte doğum ne kadar erken olursa oluşabilecek risk faktörleri de o kadar fazla olur. Çünkü gebelikte haftalar ilerledikçe bebeğin yaşama şansı da artmaktadır.

Prematüre doğumların en risklisi 28.hafta öncesindeki doğumlardır. 26.haftada doğan bir bebeğin yaşama ihtimali %50 iken daha önceki haftalarda doğan bebeklerin yaşama ihtimali daha azdır.

Prematüre doğumların önüne geçilmesi, riskli gebelik takibinin kontrollü şekilde yapılması sayesinde gerçekleşebilmektedir. Prematüre doğum gerçekleştikten sonra ise uzman doktor tarafından bebeğin yakından takibi yapılmalıdır.

Erken Doğum Nedir?

Erken doğum, gebeliğin 24.haftası ile 37.haftası arasında çeşitli faktörlere bağlı olarak gerçekleşmektedir. Erken doğum, bebekte sağlık sorunları ortaya çıkarabilir ve bebeğin yoğun bakımda tutulması gerekebilir. Günümüzde teknolojik gelişmelerle beraber erken doğumlardaki riskler geçmişe oranla azalmış ve bebeklerin sağlık durumları daha hızlı çözülebilir hale gelmiştir.

Erken doğumda gebelik 37. haftadan önce gerçekleşir. Normal bir gebelik süresi 40 haftadır. Bu süreçten önce doğan erken doğanlara prematüre bebek denir. Yenidoğan yoğun bakım ünitesinde herhangi bir sağlık sorunu oluşmaması adına gözetim altında tutulur.

Erken doğum bütün anne adaylarının istemediği bir olaydır. Bebeğin ve annenin sağlıklı olması,

Özellikle kasılmalar erken doğumun habercisidir. Bu noktada hamilelik sürecinde yalancı kasılmalar ile gerçek doğum kasılmalarını ayırt edebilmek gerekir.

Gebelikte haftalar ilerledikçe anne karnındaki bebeğin de yaşama ihtimali bir o kadar artmaktadır. Örneğin gebeliğin 26.haftasında bebeğin yaşama ihtimali %50 iken ilerleyen haftalarda bu oran daha da artmaktadır. Oluşabilecek komplikasyonları önlemek adına gebelik süresince düzenli olarak jinekolog kontrolünden geçmek gereklidir.

Erken Doğum Nedenleri Nelerdir?

Erken doğum nedenleri birden fazla olabilir. Bu faktörler arasında;

  • öncesinde erken doğum öyküsünün bulunması,
  • öncesinde ölü doğumun söz konusu olması,
  • sigara kullanımı,
  • stres,
  • kansızlık,
  • rahim ağzındaki şekil bozuklukları,
  • kronik hastalıklar gibi unsurlar bulunmaktadır.

Erken Doğum Belirtileri Nelerdir?

Erken doğum belirtileri arasında en çok kasılmalar görülür. Doğum sürecini başlatan kasılmalar sıklıkla ve belirli aralıklarla tekrarlayan kasılmalardır. Yalancı kasılmalar ile benzeyebilir fakat sıklığından dolayı ayırt edilebilir haldedir. Düzenli gerçekleşen kasılmalar erken doğum habercisi olabilir.

Erken doğum belirtileri arasında vajinal akıntıların sulu, kanlı olması da sayılabilir. Vajinadan su gelmesi, damlaması da erken doğumun belirtisi olabilir. Özellikle kasıklarda, karnın alt tarafında görülen şiddetli ağrılar erken doğumu haber verir niteliktedir. Bu ağrı gaz sancısına, adet ağrısına benzeyebilir.

Erken doğum belirtileri her hamilede hissedilmeyebilir. Bu belirtilere karşı mutlaka dikkatli olmalı ve doktorunuza danışmalısınız.

Erken Doğum Riski Azaltılabilir mi?

Erken doğum riski hamilelik sürecinde dikkatli olmakla beraber azaltılması mümkündür. Erken doğum riski olmasa bile gebelik sürecinde mutlaka sağlıklı beslenmeye dikkat etmek gerekir. Düzenli su tüketmek ve hastalıklara karşı korunmak erken doğuma karşı bir önlem olabilir.

Düzenli olarak doktor kontrolünü azaltmamak ve bebeğin gelişimini takip etmek erken doğum riskini önleyecektir. Düzenli doktor kontrolüyle herhangi bir olumsuz gidişatta erkenden müdahale edilebilir.

Hamilelik sürecinde yapılabilecek egzersizler de doğumu kolaylaştırıp erken doğum riskini düşürebilir. Bu egzersizleri her hamilenin yapması uygun olmayabilir bu yüzden doktorunuzdan onay almanız gerekir.

Hamileliğin erken doğum riski bulunan zamanlarında ağır işlerden kaçınmak, tetikleyici herhangi bir harekette bulunmamak da risk azaltan önlemler arasındadır.

Sizden Gelenler
Hasta Yorumları
Tüm Yorumlar

Bunlar da İlginizi Çekebilir

dusuk-nedir
Düşük

Düşük, tıp literatüründe abortus olarak bilinmektedir. Düşük, gebeliğin 20.haftasında…

Devamını Oku
sezeryan
Sezaryen

Sezaryen ile doğum, doğumun vajinal yoldan olamadığı durumlarda ameliyathanede aneste…

Devamını Oku
riskligebeliktakibi
Riskli Gebelik Takibi

Riskli gebelik takibi; gebelik sürecinde anne ve bebeğin sağlığını olumsuz etkileyece…

Devamını Oku

Ne Aramıştınız?